GLOKOM (GÖZ TANSİYONU YÜKSEKLİĞİ) Glokom, göz içi basıncının yükselmesi nedeniyle görme sinirinin giderek zayıflamasına ve bunun sonucunda görme kaybına yol açan ve görme kaybının en sık görüldüğü en ciddi göz hastalıklarındandır. Glokom görme sinirinde geri dönüşü olmayan hasarlar bırakır.

GLOKOM TİPLERİ AÇIK AÇILI GLOKOM
Glokomların %85-90 ı bu tiptedir. Açık açılı glokomlu hastalarda hastalık belirgin bir belirti vermeden sinsi seyrini sürdürür ve hasta hastalığının farkına varamaz, son döneme yaklaştıkça görmenin bozulduğunu ve azaldığını hisseder. Fakat bu durumdaki hastalarda göz siniri büyük oranda tahrip olmuş ve görme alanı çok daralmıştır. Genellikle 40 yaş ve üzerindeki kişilerde daha sık görülür. Bu yüzden bu kişilerin düzenli göz muayenesi yaptırmaları gerekmektedir.

KAPALI AÇILI GLOKOM
Glokom hastalarının %5-10 unu oluşturur. Bu tip glokom açık açılı glokomun tam tersine çok gürültülü bir tabloyla ortaya çıkar. Akut glokom krizi olarak nitelendirilen bu tabloda; aniden gözde şiddetli bir ağrı, kızarıklık, görmenin bulanıklaşması ve azalması, ışığa hassasiyet, bulantı ve kusma görülebilir. Bu tip yüksek göz tansiyonunun acilen ilaç tedavisi ile düşürülmesi gerekmektedir. Tedavinin devamında lazer uygulaması veya glokom ameliyatı gerekebilir.

GLOKOM GÖRME KAYBINA NEDEN OLAN CİDDİ BİR HASTALIKTIR Glokom çoğunlukla ileri dönemlere kadar hiçbir belirti vermez ve doktor muayenesi olmadıkça ortaya çıkarılması güç bir hastalıktır. Glokom yavaş seyreden fakat sürekli ilerleyen, giderek göz tahribatına ve görme kaybına yol açan karakteristik bir belirtisi olmayan kronik bir göz hastalığıdır. Tedavi edilmediği zaman görmenin tümüyle kaybına neden olan bir hastalıktır. Bu nedenle tanı konulduğu zaman hastalığın niteliği ve ciddiyeti doktor tarafından hastaya ve hasta yakınlarına tüm açıklığıyla anlatılmalıdır.

GLOKOM NASIL TEŞHİS EDİLİR? Özellikle kronik açık açılı glokom çeşidinde eğer göz içi basıncı çok yüksek seviyelerde değil ise hastalık hiçbir belirti vermeden sinsi bir şekilde ilerler. Glokom rahatsızlığı ancak, rutin muayeneler sırasında fark edilir. Glokomda erken tanının önemi büyüktür. Bu yüzden özellikle 40 yaş ve üzerindeki kişilerin en az yılda bir defa düzenli olarak göz dibi muayenesi ve göz tansiyonu ölçümü yaptırmaları gerekmektedir.

GLOKOM TANISI İÇİN KULLANILAN YÖNTEMLER GÖZ İÇİ BASINÇ ÖLÇÜMÜ
Göz içi basıncı farklı yöntemler kullanılarak ölçülebilir. Göz içi basıncı normali 22mmHg ve altındadır. İki göz arasındaki , basınç çoğunlukla 4mmHg nin altındadır. Tek başına göz içi basınç ölçümü, kişinin glokomu olduğunu veya olmadığını göstermez.




KORNEA KALINLIĞI (PAKİMETRİ) ÖLÇÜMÜ
Hekimin bazı hastalarda ilaçla tedavi yöntemine karar vermesine yardımcıdır. Normal popülasyonda ortalama kornea kalınlığı 530 mikron civarındadır. Kornea kalınlığı fazla olan hastalarda, göz tansiyonu ölçümü, yalancı yükseklik olarak normal değerinin üzerine çıkabilir veya kornea kalınlığı 500 mikrondan düşük olan hastalarda göz tansiyonu olduğundan düşük çıkabilir.

BİLGİSAYARLI GÖRME ALANI
Glokom ilerledikçe daralan görme alanı, bilgisayarlı sistemlerle ölçülür..

OCT
Optik koherens tomografi (OCT) ışık dalgaları kullanılarak retinanın ve optik sinir liflerinin görüntülenmesini sağlayan ve yan etkisi olmayan bir tetkiktir. Göz tomografisi olarak da bilinmektedir. OCT ile optik sinir liflerindeki hasar, erken dönemde tespit edilebilmektedir. Glokom herkeste olabilir ve hastalığa bağlı görme kaybını engellemenin tek yolu erken tanıdır. Görme alanında glokoma bağlı belirgin bir hasar olmadıkça hasta bu kayıpların farkına varamaz. Bu nedenle düzenli aralıklarla göz muayenelerinin ve tetkiklerinin yıllık periyodlarla yapılması önemlidir.

RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Genetik yatkınlık

40 yaş ve üstü

Göz yaralanmaları

Şeker hastalığı

Düşük veya yüksek olan kan basıncı

Yüksek miyopi

Uzun süre görülen kortizon tedavisi

Migren

GLOKOM TEDAVİ YÖNTEMLERİ İLAÇ TEDAVİSİ
Glokomun ilaçla tedavisinde kullanılan birçok damla mevcuttur. Bu damlalar değişik mekanizmalarla göz içi basıncını düşürürler. Göz içi basıncı bir ilaç ile düşürülmeye çalışılır. Eğer göz içi basıncı düşüşü yeterli olmazsa ikinci damla eklenir. Yine göz tansiyonu yeterli seviyeye düşmezse üçüncü damla eklenir veya diğer tedavi yöntemlerine başvurulur.

LAZER TEDAVİSİ
Glokom tedavisinde, ilaç tedavisine yeterli cevap alınamayan hastalarda, lazer tedavisi ameliyattan önce uygulanabilen bir tedavi seçeneğidir. Lazer tedavisi göz içi basıncını normal düzeye indirebilir. Etki süresi genellikle 2-3 yıl kadardır. Uygun hastalarda lazer tedavisi etkili bir tedavi alternatifi olabilir.

CERRAHİ TEDAVİ
Eğer glokomlu hastada kullanılan bütün ilaçlara rağmen göz içi basıncı normal düzeye indirilemiyorsa göz siniri tahribatı giderek daralıyorsa ameliyat gerekir. Ameliyat gerekli olduğu halde ertelenirse, hasta görmesini günden güne kaybeder. Glokom ameliyatı lokal anestezi altında yapılır. Ameliyatta yapılan işlem, göz dışına çıkmakta zorlanan ve göz içi basıncının artmasına neden olan göz içi sıvısının, çıkışını kolaylaştırmaktır.